• Önsöz:

Fıkıh, hadis ve diğer Temel İslam Bilimleri Hicrî ikinci yüzyıla kadar çeşitli mali meselelerle özellikle de ibadet ve ahlâk çerçevesinde ilgilenmişlerse de bu yüzyılın sonunda iktisadi düşüncenin özellikleri İslami literatürde müstakil olarak görünmeye başladı. Bu literatür az olmakla birlikte, esas olarak fıkıh kitaplarında yer alan muamelat hükümleri ile hem birey hem de sistem açısından ümmetin mali politikaları diyebileceğimiz hususlar arasında tespit ve çözüm konusunda farklı bir durum ortaya koymuştur.

Bu literatürler içinde önemli olanları gerçekleştirme ve yeniden üretme konusundaki ilgiye rağmen, literatürde bu düşüncenin özelliklerini, faaliyetlerini ve yöntemlerini ortaya koyan, Müslüman âlimlerin emvâl ve harac gibi iktisadî mefhûmlar taşıyan, malî veya bu hükümdeki işlemlerin kurallarını içeren kitapların incelenmesi ve takip edilmesi, temel fikirlerinin ortaya konulması ve modern iktisada göre analiz edilmesi yoluyla Hicrî 2. yüzyılın sonunda ortaya çıkışından Hilafetin düşüşüne kadar gelişim süreçlerini takip eden kapsamlı modern bir proje bulunmamaktaydı. Sadece bazı kitaplar ve bunların çağdaş ekonomik bakış açısıyla analizleriyle ilgilenen bazı bireysel çabalar ortaya konulmuştu. Bunların başında Dr. Rıfat el-Seyyid el-Avadî’nin İktisatta Müslümanların Bilimsel Mirası: Arapların Rasyonel Katkıları adlı kitabı ile diğer bazı kitaplar gelmektedir.

Mirasa olan ilginin hiçbir şekilde bu çalışmanın da konusu olan bu mirası bilmeye yönelik ilgiye dönüşmediği söylenebilir.

  • Sözlüğün Tanımı ve Önemi:

Sözlük, öncelikle İslam mirası ve iktisadî düşünce alanındaki araştırmacılar için bilimsel kaynak olacak bir veri tabanı sağlamayı amaçlamaktadır. Buna ek olarak İslam mirasını ihya etmeyi, modern iktisat ilminin sistematik olarak ortaya çıkışından önce, iktisat düşüncesinin varlığını reddeden Batılı ve Batı kaynaklı Arap iddialarının aksine Müslümanların iktisadi düşüncedeki rol ve katkılarını vurgulamayı, Müslümanların iktisadındaki entelektüel gelişmeyi mümkün olduğunca anlamayı hedeflemektedir. Bütün bunlar, Batı’dan daha aşağı bir konum almamak ya da başka bir medeniyetin kollarına düşmemek gibi daha büyük bir hedef çerçevesinde yapılacaktır.

Bu ise Müslümanların iktisat çalışmaları alanında yaptığı bilimsel ve entelektüel katkılardaki kümülatif gelişimi tespit etmek amacıyla İslamî miras birikiminin büyük bir kısmının hatırlanmasını gerektirmektedir. Buradaki kümülatif “yeninin, eskinin ürettiğinin üzerine inşa ettiği ve her birinin daha geniş bir sistemde tamamladığı ve kullandığı şey” demektir. Bilimde meydana gelen dalgalanmalar ne şekilde olursa olsun, şüphesiz bir yandan sürekli olarak önceki gelişmelerden etkilenirken, diğer yandan da yeni bir dizi beklenen gelişmeyi tetiklemektedir.

Bu nedenle sözlük, ilk olarak İslami finans düşüncesindeki önemli miras kitaplarının tespit ve derlenmesine ve İslam tarihinde ilmî varlığı ve gerçekçi bir etkisi olan hususlara odaklanmaya dayanmaktadır. Bu kapsamda bu kitaplardaki fikirler ortaya konulacak, açıklanıp analiz edilecek ve bilimsel konuları arasındaki niteliksel dağılım dikkate alınarak bilimsel ve geleneksel olarak çağdaş kullanımlar, yöntemler ve kavramlara yakınlaştırılacaktır. Buradaki amaç bu fikirleri yeniden okumak, daha sonra yeniden üretmek ve onların nasıl tekrar kullanılacağını veya geliştirileceğini araştırmaktır.

Sözlük, aynı zamanda dolaylı olarak sözlük telif etmenin önemine ve bilimsel araştırmaların geliştirilmesindeki rolüne dikkat çekmeyi, iktisadî araştırma ve analizlerin gelişimine katkıda bulunmayı, yazarları çevreleyen ortam ile bunun onların ekonomik fikirleri üzerindeki etkisini incelemeyi hedeflemektedir.

  • Sözlüğün Bölümleri:

Sözlük, iktisadi düşüncede kapsamında yer alan önemli miras kitapları hakkında bir dizi çalışmayı içermektedir. “Hakkında”dan kasıt, kitapların kendilerinin değil, içerdikleri önemli ekonomik fikirlerin sunulmasıdır. Bu çalışmalar, kitap değerlendirmeleri olmaktan çok iktisadî boyuta sahip fikirleri analiz eden araştırmalardır.

Bu noktada sözlükte yer alan kitapların çoğunun esas olarak fıkıh kitapları, yani telif ve sunum bakımından şer’î kitaplar olduğunu; ancak bunların iktisadî bir yapıya sahip olduğunu belirtmek gerekir. Dolayısıyla fıkhî olması ile pek çok iktisadî içerik taşıması arasında hiçbir çelişki yoktur. Bunları çağdaş anlamda fıkhî iktisadî kitaplar olarak tasnif etmek mümkündür. Sözlükte yer alan araştırmalar altı ana bölüme ayrılmıştır: Harac (vergi), emvâl, şer’î siyaset, esmân (fiyatlar), vakıflar, değerler ve tekâfül.

Harâc: Harac ile ister fetih ile elde edilmiş topraklardan alınan vergi ister fetihsiz elde edilen topraklardan alınan öşür olsun topraktan çıkan mali gelirler veya toprak vergisi olarak tanımlanabilecek gelirler kastedilmektedir. Halifelerin tarihsel uygulamalarına göre her bir çeşidin, fakihlerin ihtilaf ettiği şekil ve durumları vardır.

Emvâl: Toprak dışından gelen mali gelirleri ifade etmektedir. Bunun içine sadaka, zekat, cizye, nafakalar ve mali görevlendirmeler (belirli vergiler) gibi malî gelir vasfı taşıyan şeyler girmektedir.

Şer’î siyaset: Mutlak olarak hüküm ve siyaset değil, devletin malî politikaları ile ilgili olan hususlar kastedilmektedir.

Esmân: İktisatta çağdaş kavramlarıyla incelenen “para bilimi” dalından daha geniş bir alandır. Esmân kavramı genel olarak parasal değerleri ve değişim değerlerini içermektedir. Ayrıca ölçü ve teraziler ile emtiayı ölçme ve değerleme araçları dahil edilmiştir.

Vakıflar: Esas olarak vakfın ekonomik işlevleri, araçları, etkileri ve iktisadî fikirleri kastedilmektedir. Bu nedenle vakıf delilleri ve bunların uygulamalı örnekleri incelenmemiştir.

Değerler ve tekâfül: İktisattaki ahlakî yönler, değerler sistemi, tekâfül ve bileşenleri ile araçları kastedilmektedir.

Her kitap iki bölümde incelenmektedir:

Birinci Bölüm: Genel bağlam.

İkinci Bölüm: İktisadî fikirler.

Birinci bölüm (genel bağlam) yazarın biyografisi, değeri, bilimsel metodolojisi, onu çevreleyen ortamın ekonomik koşulları, kitabın fikirleri ile çevre koşulları arasındaki ilişki ve her birinin diğeri üzerindeki etkisi; yazarın iktisadî niteliğe sahip fikirlerde uzman olarak kişiliğini anlama, fikirlerinin gelişimini zamansal ve mekansal bağlamda takip etme ve İslam’ın iktisadî yapısında akıl veya düşüncenin, koşulların değişmesindeki rolünü kabul veya reddetme gibi konuları kapsamaktadır.

Aynı bölümde kitabın tarihsel bağlamına, iktisadî tasnifine, genel vizyonuna ve eğer varsa telif ve isimlendirme nedenlerine de odaklanılmaktadır.

Çalışmanın en az üçte ikisini tutması beklenen ikinci bölüm (iktisadî fikirler), değerlendirilen kitabın en önemli fikirleri, güçlü ve zayıf yönleri, yazarın niyeti, sözlerinin farklı ilişkileri ve bunların üstüne nelerin konulabileceğini anlayabileceğimiz çağdaş terminolojik yaklaşımla ve modern bilimsel anlayışla olan bağının açıklanması ve analizini içermektedir. Fikir, anlayış ve çıkarımın doğru yapılmasını sağlamak amacıyla, belirtilen hususlar incelenen kitaptaki önemli alıntılarla desteklenmektedir.

Proje, şer’î hükümler, bilimsel gerçekler ve yazarın kişisel görüşleri arasındaki farkı dikkate almış ve yazarın dile getirmediği şeyleri ona mâl etmemiştir.

Her çalışmanın sonunda ekonomik düşünce alanında yazar hakkında yapılan çalışmaların bibliyografik listesi çıkarılmıştır.

  • Metodolojik Araçlar:

Sözlük çalışmaları, metinlerin ve fikirlerin yer aldığı, durumun bağlamı ve kültürel bağlam olarak da bilinen zamansal ve mekansal ilişkilerin çalışıldığı bağlamsal yönteme dayanmaktadır.

Bu yöntemin önemi kitabın yazılmasına katkıda bulunan toplumsal verilere aşina olmaktan kaynaklanmaktadır. Bunun sadece kitabın ana ve yan fikirleri düzeyinde değil, aynı zamanda kelimelerin kullanım düzeyinde bir etkisi olduğu bilinmektedir. Kültürel bağlam ve durum bağlamı, kelime ve ifadelerden amaçlanan anlamı belirler. Bir kelime, ortaya çıktığı ve geliştiği zaman ve mekandan farklı zamansal ve mekansal ilişkiler içinde kullanıldığında, bilimsel bir ayrışmaya ve vakıa ile teori arasında boşluk meydana gelmesine sebep olur. Aynı zamanda kelimelerin belirli bir medeniyetle ilişkilendirilmesi etnik, dini veya siyasi aidiyetin ölçülebileceği en belirgin göstergelerden biridir.

Sözlük çalışmaları, sunulan iktisadî fikirlerdeki unsurların doğasını, işlevini ve içeriğini belirlemek için analitik yönteme de dayanmaktadır. İnceleme sürecini kolaylaştırmak, ele aldığı veya içerdiği problemleri değerlendirmek, sebep ve sonuçları tespit etmek, ortaya çıkışına neden olan sebepleri ortaya koymak ve bağlamsal yöntem uygulamalarını tamamlamak için “Niçin?” ve “Nasıl?” sorularını yanıtlamak suretiyle onları derin bir şekilde açıklamak için bu hususlar bölünmüş ve parçalara ayrılmıştır.

Proje, öncelikle sunulan kitabın iktisadî ilimlerde zorla yönlendirme olmadan ele alınabileceği kalıbı belirlemeye, politik fikirler ile ekonomik fikirlerin birbirine karıştırılması gibi ekonomi ve politika literatürünün sözcüksel olarak ele alınmasındaki bazı problemleri çözmeye çalışmaktadır. Mesela İslami ilimlerden biri olarak şer’î siyasette fikirler arasındaki bu ayrım yoktu. Ekonomik fikirler, şer’î siyasetin de aralarında olduğu çeşitli ilmi kalıpların içinde yer alıyordu.

Bu sorunlar, iktisadî fikirlerin veya esas olarak iktisadî yöne sadece uzaktan temas eden siyasi fikirlerin sunumunda ve siyasi ifadelerin kullanılmasında ortaya çıkmaktadır. Proje, salt ekonomik fikirlerle veya zorunlu olarak onlarla ilişkili fikirlerle sınırlı kalmaya; çatışma, yönetim, toplum ve medeniyet ile ilgili olan fıkhî, hukukî, siyasî ve toplumsal hükümler, sözler ve teorileri -sadece ekonomik yönlerle bir ilgisi varsa- sunmaya; kaynaklar, kalkınma, işgücü, piyasa vb. açılardan bu boyutlara, etkileme ve etkilenmeye odaklanmaya çalışmıştır. Projede fıkhî ve siyasî dilin yoğunluğu az olup iktisadî bir dil ile kullanılmıştır. Projeyle alakası olmayan hususlar ise genel fikrin incelenmesinde kitabın konularından biri olarak anılmakta ve iktisadî fikirlerin incelenmesinde tamamen ihmal edilmiştir. Proje, iktisadî fikirler ve talî fikirlerin ana başlıklarının açık ve net olmasına gayret etmiştir.

Aynı şekilde proje, genel olarak projenin kapsadığı miras kitaplarındaki açık iktisadî fikirlere odaklanmaya, yanıltıcı fikirlerden uzak durmaya ve çalışılmamış tarihsel bağlara sahip, daha doğru bir ifadeyle zamansal ve mekansal bağlamlarla bağlantılı olup onlardan soyutlanamayan kelime, terim ve ifadeleri kullanmamak konusunda dikkatli olmaya çalışmıştır.

Proje; vergiler, vergi ve bankacılık politikaları, milli gelir, mali bütçeler vb. çağdaş ekonomik terminolojiyi kullanırken, bunları gelenekteki ifadelere ve fıkhî hükümlere indirgemeye, fikirlerini en kapsamlı şekilde analiz ederken çağdaş olanı kullanma kapsamını daraltmaya, “…. olarak kabul edilebilir.”, “modern teorilerin ifade ettiği şekilde” ve “… olarak adlandırılabilir.” gibi ifadelerle bu fikirlerle İslamî hükümler veya deneyimleri birbirine yaklaştırırken temkinli ilerlemeye gayret etmiştir. Bununla bütün hükümler, deneyimler, terimler ve kavramlar arasındaki mesafeleri korumak; Batının ilmî merkeziyetçiliğinden, Batılı bilişsel model ve onun bağımlılığından etkilenmekten kaçınmak hedeflenmiştir. Ayrıca araştırmacının sunabileceği şeyin, Batılı kavram ve terimleri miras örneğine indirgemek, bağlamları sürüklemek, teorileri onları taşıyamayan vakıaya indirip tarihî tecrübenin taşıdığından daha fazlasını yüklemek olmaması amaçlanmıştır.

Projede ayrıca, fikirleri analiz edip onlardan çıkarımlar ve özetler çıkarılmasını ve bunlar üzerine inşa etmeyi sağlayacak şekilde kapsamlı bir ele alma amacıyla kapsadığı miras kitaplarından mümkün olan en büyük miktarda okumalardan faydalanmaya çalışmıştır. Bu amaçla proje, hem Arapça hem de yabancı dilde analiz ve sunumda atıfta bulunulamayan kitaplar ya da çalışmalar ve araştırma ya da ve konferanslarda sunulan tebliğler sonuç bibliyografyasına dahil edilmiştir.

Projenin karşılaştığı ve üstesinden gelmeye çalıştığı sorunlardan biri, belirli makroekonomik fikirler kapsamına girmeyen değer, etik ve yargılarda birçok detayın tek bir kitapta bulunmasıydı. Proje bu detayları, her biri felsefi bir birim oluşturan belirli bir ekonomik fikirler kümesi halinde toplamaya, sınıflandırmaya ve yaklaştırmaya çalışmıştır. Proje ayrıca mümkün olan en fazla sayıda doğru fıkhî terim ve ifadeleri tanımlanmaya ve onları mümkün olduğu kadar çağdaş anlayışa yaklaştırmaya gayret etmiştir.

Proje, fıkıh bilgisine sahip, çeşitli alt dallarıyla ekonomik ve malî araştırmalar konusunda uzmanlaşmış çok sayıda araştırmacı tarafından hazırlanmıştır.